Gölgeler (The Rephaim, #1) - Paula Weston | Yorum

Adı: Gölgeler
Orijinal Adı: Shadows
Yazarı: Paula Weston
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 336
Goodreads Puanı: 4.00
Seri: The Rephaim #1
Format: Karton Kapak
Gaby Winters yaklaşık bir yıl önce ikiz kardeşi Jude’u bir trafik kazasında kaybetmişti. Kazadan sonra bedeni iyileşmişti ama acısı hâlâ ilk günkü gibi tazeydi ve kâbusları bitmiyordu: Her gece kâbuslarında iblislerle ve cehennemin diğer yaratıklarıyla savaşıyordu.

Ve sonra karşısına Rafa çıktı. Rafa, sadece kâbuslarında sık sık gördüğü çocuk değildi, aynı zamanda ikiz kardeşi Jude’la da bir geçmişleri olduğunu iddia ediyordu. Gaby, hayatı ve kendi hakkında bildiğini düşündüğü gerçeklerin sadece birer yalan olduğunu kabul etmek zorunda kalmıştı ve bulması gereken gerçekler kâbuslarındaki gölgelerde gizliydiler.

Rafa kimdi? Refaimler kimlerdi? Ve en önemlisi Gaby kime güvenebilirdi?

Bu kitabı sevdim. Bu kitabı çok, çok sevdim. 

Kitap hakkında spoiler vermeyi gerçekten istemiyorum fakat olaylar birbiriyle bağlantılı ve sevdiğim şeyler hakkında başladı mı susmayan bir insanım, o yüzden kitap gidişatına pek girmek istemiyorum; sadece söylersem ipin ucunu kaçırmayacağım bazı detaylardan bahsedeceğim. Tabii ondan önce söylemek istediğim birkaç şey yok değil.

Şimdiki zamanda anlatılıyor olmasına rağmen bir kere içine girdiniz mi pek sıkıntı çekmiyordunuz ve genellikle şimdiki zamanı sevmesem bile, bu kitapta pek bir sorun olmadı benim için; son derece akıcıydı ve çevirisini de genel olarak beğendim. Sadece birkaç yerde sıkıntı vardı; ne İngilizce versiyonu kafamda canlandırabiliyordum ne de Türkçe çeviri bir anlam ifade ediyordu, fakat o sayılı yer dışında gerçekten başarılı bir çeviriydi bence. Özellikle dilin akıcılığının kaybolmamış olması - şimdiki zaman olduğu halde - benim gözümde artı puandı bu kitaba.

Kitabın kendisi ise ayrı bir olaydı. Melekli kitapları genel olarak pek sevmem fakat bu kitabı gerçekten çok sevdim çünkü ne vıcık vıcık aşk vardı - hatta sıfıra yakın bir seviyede yoktu denebilir aşk için - ne de dinsel göndermeler çok boğuyordu. Evet, bir noktada her şeyi algılamak zorlaşıyordu falan filan ama, bilmiyorum ya; son derece hoşuma gitti yapılan bağlantılar ve değiştirilen durumlar. 

Karakterleri de çok sevdim fakat keşke yazar burada biraz daha detaya girseymiş çünkü belirli nedenlerden dolayı karakterler hakkında pek bir bilgimiz yok ve herkesin bildiği şeyin ne olduğunu son derece merak ettim, özellikle Rafa'nın Gaby'e dediği bir şeyden sonra ben tüm kitap boyunca aydınlanmayı bekledim... Yazarımız sanırım bu aydınlanmayı sonraki kitaplara saklıyor - umarım öyledir, yoksa çıldırabilirim tahminen. Ayrıca Rafa'nın Daniel'a "Yakışıklı Çocuk" diye hitap etmesi garip bir şekilde keyiflendirdi beni, güldüm falan, güzeldi.

Tabii "Sarı Lüle" olan Jason'ı unutmamak lazım. Garip bir şekilde serinin devamında, o karakterden bir şeyler daha çıkacakmış gibi hissediyorum ama hadi bakalım; görünüşte serinin devamıyla ilgili bir bilgi yok, o yüzden tahminen bir süre beklemem gerekecek öğrenmek için. (Hiç İngilizce pdf falan bulup okuyasım yok, bekler alırım, hem Yabancı'nın kullandığı kapak - yani bence - çok daha güzel orijinal kapaktan.)

Olaylar sayfalar ilerledikçe biraz daha karıştı ve açılacağı anı merakla bekliyorum gerçekten çünkü yazarın bir şeyler patlatması gerekiyormuş gibi geliyor, bütün bu zahmete girilmiş kitapta, vardır bir olay diye düşünüyor insan; eğer öyle bir olay yoksa cidden büyük bir hayal kırıklığı olur benim için.

Şimdi fark ettim, karakterler diyormuşum en son... Gaby ya da Gabe ya da Gabriella konusunda ne hissettiğimi bilmiyorum çünkü... *spoiler vermemek için kendini son derece kasar* nedenler. Evet, çünkü nedenler. Daha doğrusu, kitapta olup biten bazı durumlardan dolayı ana karakterimiz hakkında ne hissettiğimden emin değilim çünkü bazı şeyleri öğrenmeden o karakter hakkında bir şeyler söylemeyi doğru bulmuyorum. (Spoiler vermeyeceğim diye uğraşıyorum ya, yorumdan hiçbir şey anlayamayacak okuyan biri... Yani kitabı okumadan yorumu okuyan biri demek istedim.)

Kısacası, serinin devamı için son derece sabırsızlanıyorum. Bu kitaba 5 değil 4 verdim çünkü 5 verdiğim diğer kitaplar gibi bitirdikten sonra kalkıp bir tur etrafta koşmak ve sağa sola haykırmak isteğiyle dolmadım fakat son derece iyiydi. Yabancı'dan çıkan çoğu kitap gerçi böyle. Neyse öhöm, çok konuştum sanırım. En iyisi burada bitirmek yorumu.

Ha son bir şey, birkaç kişiden pek beğenmedikleri yorumunu almıştım ve beğenme garantisi veremem kitabı, onu söylemek istiyorum. Benim çok hoşuma gitti ve devamı yarın çıksa gider alırım, fakat bazı insanların son derece sıradan ve sıkıcı bulmayacağı garantisini de veremem. Bana hitap ediyordu yani :D

Ezgi Tülü

Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisi. 2014'ten beri kitaplar hakkında konuşuyor.

2 yorum:

  1. Selamlar. Blogunuzu sevdim. Youtubedan da takip ediyorum. Çok farklı türlerde kitaplar okuman cidden güzl bir şey.

    Daha yeni ama ben de bloguma beklerim

    http://kanvekuller.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biraz baktım fakat henüz oturup detaylıca inceleme şansım olmadı :)

      Sil