Yazarı: Melissa Landers
Yayınevi: GO! Kitap
Sayfa Sayısı: 424
Goodreads Puanı: 4.00
Seri: Alienated #1
PİLLİ KÜTÜPHANE'NİN YORUMU İÇİN TIKLAYIN.
PİLLİ KÜTÜPHANE'NİN YORUMU İÇİN TIKLAYIN.
Uzaylılar insanlarla iki yıl önce bağlantı kurdu. Şimdi de dünyalı cara, onlardan birini evinde misafir etmeye hazırlanıyor.
Gezegenler arası öğrenci değişim programı kapsamında evinde L'eihrli bir lise son sınıf öğrencisini ağırlamaya hazırlanan Cara, bu sayede hem hayallerindeki üniversiteye ücretsiz gidebilecek hem de o gizemli L'eihrliler hakkında gazetecilerin uğruna öleceği bilgiler edinecektir. L'eihrli öğrenci Aelyx'in, ayakları yerden kesen yakışıklılığı da cabası. Ama işler hiç de düşünüldüğü gibi yolunda gitmeyecektir, çünkü Aelyx'i okulda istemeyenler de vardır ve sayıları hiç de az değildir. Tehdit mektupları almaya başlayan Cara bir süre sonra Aelyx ile okula polis eşliğinde gitmek zorunda kalacaktır.
Okuldaki herkes tarafından dışlanan Cara'nın artık tek arkadaşı Aelyx'tir. Üstüne üstlük Cara ona sırılsıklam âşık olmuştur. Öte yandan Aelyx'in de ölümcül sonuçlar doğurabilecek sırları vardır. Büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olan Cara hem kendi hem sevdiği çocuğun hayatı hem de gezegeninin geleceği için bir ölüm kalım savaşı vermek zorundadır.
Öncelikle kitabın ne hakkında olduğunu duyduğumda kapıldığım ilk izlenim bilim kurguyla genç kurgunun garip bir karışımı olacağı yönündeydi, çok da doğru bir izlenime kapıldığımı kitabı bitirdikten sonra bir kere daha anladım. Kitap zaten tamamen "teen"lere yönelik olarak düşünülmüş, yazarın sitesinde 12 yaş ve üzeri için uygun deniyordu;bu da tam bir genç kurgu olduğunun kanıtı. İçinde uzaylılar, pek detaya inmese de ileri bir teknoloji ve ıvır zıvırlar var, bu da az çok bir bilim kurgu dokunuşu gösteriyor insana. Birisi (kim olduğunu inanın bilmiyorum) kitabı Erasmus'un uzaylı versiyonu olarak tanımlamıştı ve ben de bu tanımlamaya katılıyorum. Biraz öyle, biraz değil.
Kitaptaki uzaylıların DNA'ları insanlarınkine neredeyse tıpatıp uyacak, yani "garip uzaylı gelenekleri ve sistemleri" dışında insanlardan pek farkları olmadığı söylenebilir. Bu da yazara aslında çok büyük kolaylık sağlıyor, çünkü okuyucunun ve özellikle de Cara'nın onu "uzaylı" olarak düşünmemesi çok hızlı bir şekilde gerçekleşebiliyor. Çünkü zaten insanlara çok benziyorlar. Gerçi Aelyx, Cara'ya sürekli "ben insan değilim" diye hatırlatıyor falan da, yok arkadaş, siz aslında insansınız; sadece kültürleriniz farklı. *En azından benim kafamda*
Kitabın şöyle güzel bir yanı var, uzaylı adı altında "yabancı" bir karakter sokup tüm insanların, insanlığın her evresinde yaptığı bir şeyi gözlemlememize izin veriyor: ötekileştirmek. Tamam, belki bu uzaylı/insan durumunda uzaylılar gerçekten de "öteki" fakat bir ittifak olması planlanıyor ve bu da onların bir arada yaşayabilmesini gerektiriyor; oysa insanlar hiç oralı değiller. Protestolar mı dersiniz, yoksa başka şeyler mi, hepsi kitapta var ve yazar aynı zamanda bize L'eihrlilerin de insanlara karşı olan "önyargı" ve "nefret" gibi duygularını, az çok kültür farklarını da göstermiş olduğundan aslında uzaylı/insan değil de, yine insan/insan çatışması okur gibi hissediyorsunuz. Ama unutmayın, bu bir "genç" kitabı, yani işin ötekileştirme tarafı öyle ağır bir şekilde işlenmemiş bence.
Aslında yazarın elinde harika bir fikir ve gerçekleştirilmesi mümkün bir olay varmış, düşünüyorum da, biraz daha çabayla bunu genç kitabı olmaktan çıkarıp daha ciddi bir şeylere çevirebilirmiş... Gerçi bu, o kadar da önemli değil çünkü kitabı eğlenme amacıyla okumuştum ve bu amacı da oldukça yerine getirdi; bu da başarılı bir kitap olduğunu gösteriyor benim için. Kitabı okumaya başladım ve dört saat, oldukça kısa aralıklarla okuyarak yarısını biraz daha geçtim, ardından da işte bugün (23 kasım ama siz bu yazıyı daha sonraki bir tarihte okuyacaksınız) bitirdim okumayı. Hızlı okunan, eğlenceli bir kitaptı anlayacağınız ve sayfaları çevirttiriyordu size.
Cara ve Aelyx yavaş yavaş yakınlaşırken, L'eihr kültürüyle insan kültürünün farklılaştırılmasına harcanan çabaya biraz üzüldüğüm doğrudur, çünkü yazar bunu arada sırada anlamadığımız, L'eihr dilinde kelimeler ve "olmayan" tatlar (Aelyx hiçbir yiyeceği sevemedi, bir şey dışında) ekleyerek yapmıştı ve bilmiyorum, okurken hiç sıkıntı yaratmasa da şu an üzerinde düşünürken bana biraz eksik geldi. Bu haliyle kitabı gerçekten çok sevdim ve oldukça eğlenerek, hızlı bir şekilde okudum fakat aynı zamanda yazarın bu iki... tür? ırk? varlık? canlı? farklılıkları üzerinde daha çok durarak bence biraz daha derinleştirebilirdi romanını.
Onun dışında yakınlaşmaları oldukça düzgün ve uygun bir şekilde, yavaş yavaş gerçekleşti ve bunu çok sevdim çünkü Aelyx ve Cara'nın birbirlerine karşı olan önyargılarını yıkışlarını sayfa sayfa okumak eğlenceliydi. Ve tabii bu yıkımın sonrasında gelen aşk oldukça güzeldi, çünkü yazar farklı bir "aşk" kavramı yaratmak için çabalamıştı ve sonucunda ortaya çıkan şeyi sevdim. Cara'nın dışlanışı ve bunu umursamamaya çalışı, ilk önce insanlardan nefret eden Aelyx'in Cara'ya ısınışı ve ona yardım etmek isteyişi falan, bunların hepsi okurken içimi ısıtan noktalardı ve kitabı gerçekten eğlenerek okumamda katkıda bulundular.
Ayrıca, elbette, Aelyx çok sevilesi bir karakterdi bence. Detaylarına girmek istemiyorum fakat bunu söylemeden yorumu sonlandırmak da istemedim. İkinci kitap için de sabırsızlanıyorum, umarım çıktıktan sonra GO! Kitap bir an önce çevirir, yoksa gidip İngilizce versiyonunu bile alabilirim bir çılgınlık yaparak, yani bu kitabı o denli sevdim aslında. Saydığım şeylerden dolayı puan kırmayı düşündüm fakat sonra verdiğim puanların beğenimle orantılı olduğunu hatırlayıp, vereceğim 5'i 4.5'e indirmenin oldukça anlamsız olduğuna karar verdim. Okumayı düşünen, elinde bulundurup hala başlamayan herkese öneririm, fakat ancak ve ancak bu tür bir kitabı seviyorlarsa. Çok bir beklentiyle başlamayın, yoksa her türlü detayı eleştirirsiniz. Eleştirmeye başladınız mı bitmeyecek bir kitap fakat eğlencesi için okursanız gerçekten zevk alınası.
Oldukça iyi ve yerinde bir yorum olmuş. Dikkat edilmesi gereken her şeyden bahsetmişsin. Yorumunu çok beğendim, eline sağlık. :)
YanıtlaSilDüşüncelerimin uyuştuğu birini bulduğuma sevindim :3
Sil